Son zamanlarda yaptığım birçok çalışmada bana yöneltilen sorulardan yola çıkarak bilinçaltı ile ilgili bilinmeyenleri, hayatımızı nasıl etkilediğini ve eğer yaşamımızı engelliyor ise bunu değiştirmek için neler yapabileceğimizi yazmanın faydalı olacağını düşündüm.
Öncelikle benim ilk duyduğumda ‘Gerçek mi? Yok artık!’ dediğim yapılan bilimsel araştırmalar sonucunda çıkan sonuçlara bir bakalım.
* Beynimizin bilinçli olarak %3-4′ ünü kullanıyoruz, yani zihin.
Peki geri kalan %96’sı nerde? O da ‘Bilinçaltı’, yani potansiyel zihin.
* Bilinçli zihin, saniyede 5-9 arası veri alabiliyor. Bilinçaltı zihin, saniyede 3.000.000 veri alıyor.
* Bilinçaltı zihin 0-6 yaş arasında, herşeyi (işittiği, gördüğü, hissettiği) atlamadan kaydeder.
Burada belirtmek istediğim çok önemli olan şöyle bir nokta var, ‘kendi yorumu’ ile birlikte kaydeder. Deneyimlediği olayı kendi duygusunu katarak yorumlar ve bir ‘çekirdek inanç’ yaratarak direk kaydeder. Hemen bir örnek vereyim, mesela 4 yaşında bir erkek çocuk, kendi kendine oyuncakları ile salonda oynarken, babası annesine “Ayşe, çok yoruldum bugün, çok çalıştım, perişan oldum, sırtımdan terler damladı, ama çok para kazanmak için çok çalışmak lazım, zaten dedem de böyle yapardı, para kazanmak zor işte değerini bilmek lazım vs.”‘ şeklinde uzunca bir konuşma yaptığını düşünelim. 4 yaşındaki direk kayıt yapan bilinçaltı, o an babasının konuşmasını, durumunu, annesinin tepkisini, orada gelişen konuşmayı hissettikleri ile birleştirerek çok muhtemel olarak ‘baksana dedem de öyleymiş, babam da öyle, çok yorgun babam demek ki “Para kazanmak zor” olarak kaydeder. Buyrun size bir çekirdek inanç. Hayatı boyunca yaşayacağı para ile ilgili her deneyim zor olur.
Peki bu arada bilinçli zihnimiz ne yapar? ‘Para kazanmak zor’ inancını kanıtlamak için uğraşır durur. Sabahtan akşama kadar çalışır, terler, en zor para kazanılan işi seçer orada çalışır. Zorlar kendini hep bunun için.
Burada genel olabilecek bir örnek ile anlatmak istedim. Yoksa her kişinin çekirdek inançları farklı ve birden çok olabilir. Peki, diyelim ki 0-6 yaş arası bir çekirdek inanç kaydettik ve doğal olarak haberimiz yok, bilinçaltında ya… Nasıl anlayabiliriz, nasıl farkedebiliriz kendisini? Merak etmeyin, basit, eğer bir konu ile ilgili bir deneyimi, sürekli olarak ve negatif yaşıyorsak orada bir negatif çekirdek inanç vardır.
Şimdi aklınıza ‘Yahu bu çekirdek inanç hep negatif mi olur?’ diyeceksiniz. Hayır, ama pozitifleri zaten şahane giden bir şekilde yaşarız hani bizi rahatsız etmez, o açıdan dursun orada onlar. Dokunmayın, ben şahsen dokunmuyorum 🙂
Bakın hayatınıza şöyle bir, işinize, ilişkilerinize, aşklarınıza, para durumunuza hatta kilo durumunuza, yaşadıklarınıza, özlemlerinize hatta çevrenizdeki insanlara, duyduklarınıza, gördüklerinize, hissettiklerinize, olan bitene bir alıcı gözüyle bakın. Hangi çekirdek inancınız alarm veriyor, o gösterir kendini, ‘Bak ben burdayım’ der. Farkedemezseniz hep der, hep deneyimletir size onu.
Şimdi, bilgi ve rakamlara geri dönmek istiyorum. Beynimiz 4 dalga boyunda çalışır:
Delta (1-3 Hertz) = Derin uyku, Bilinçsizlik halinde
Teta (4-7 Hertz) = Derin gevşeme, Uyuşukluk, Hafif uyku halinde
Alfa (7-11 Hertz) = Relaks halde iken ve Uykudan önceki halde
Beta (11-25 Hertz) = Aktif çalışırken, Dikkat ederken, Bilgi alıp ve verirken
Gama (25-60 Hertz) = Öğrenme, Anlama, İdrak için zihnin zorlandığı sırada (Hans BERGER)
Şimdi ‘Bu bilgi nedir? Ne yapalım dalga boylarını?’ diyeceksiniz, çok haklısınız aslında ama benim ve danışanlarım için hayati önem taşıyan bir bilgi. Sizin için Türkçe olarak anlatayım. Bilinçaltındaki negatif kayıtları, bilinçli zihinde dönüştürmemiz mümkün değil. Yani bu şu anlama geliyor, “Ya ben acayip pozitifim, muhteşem düşünüyorum, her saniye pozitifim ama yani bir sonuç olamadı, ilişkim çok şahane başladı nedense birden bitti, para da kazanıyorum ama kısa sürüyor, nedense birden gidiyor, ya ama ben mutluyum da değişen bir şey olmadı…” şeklinde devam eder durur. Bilinçaltındaki çekirdek inançları, bilinçaltı dalga boyunda dönüştürebiliriz.
Bir toparlayalım, görünen o ki, bizim yaşadıklarımızı bilinçaltı zihnimiz yönetiyor, bunu küçük yaşlarda aldığı kayıtlara göre yapıyor, bu kayıtlar negatif olursa dönüp dolaşıp aynı şeyleri yaşıyoruz ve bunu ancak bilinçaltı dalga boyunda değişitirebiliyoruz. Bu değişimi ben danışanlarımda uyguluyorum ve tespit edebileceğimiz şekilde muhteşem sonuçlar alıyoruz.
Bu noktada özellikle danışanlarımdan istediğim birşey oluyor, lütfen 2 dakikada bir olumlama yapmayın, olumlama içeriği ‘seni seviyorum’ olmadıkça 🙂 Çekirdek inançlarımızın önce belirlenip, doğru şekilde temizlenip, onlardan arınmamız en doğrusu ve bunu bilinçli zihin düzeyinde yapmamız pek mümkün değil. O noktada bilinçli zihin savaş açıyor çünkü.. Aslında çok kolay olabilecek pozitif bir sonucu kendimiz, zihin ve ego düzeyinde zorlaştırabiliyoruz. Aynı şekilde lütfen bilinçaltınızı değiştirmek isterseniz bunu araştırarak ve doğru kaynakları kullanarak yapın, çocuk oyuncağı değil, herhangi bir yanlış tespit ile hayatınızı hiç de pozitif olmayan hatta negatif bir düzeye getirebilecek sonuçlar alabilirsiniz.
Derin ve zaman isteyen konular hepsi. Bundan sonraki yazımı takip edin lütfen. Neler yapabileceğimizi anlatacağım.
Sevgi ve Neşe ile
Işıl Gence