Dişi Enerji “Hayatı Anda Yaratma”yı temsil eder…
Ne muhteşem öyle değil mi?
Bu resmi gördüğünüzde ne hissediyorsunuz?
Ben bana hissettirdiğini yazacağım bugün.
Neden mi?
Çünkü, yaratıcılığını hayata katmak için yıllarını vermiş bir eril enerjinin dişi enerjiyi nasıl yansıttığı görmek benim için çok değerli…
Belki de hiç farkında olmadan yapılmış bir eser…
Eril enerjinin dişi enerjinin doğasını nasıl yansıttığına gelin birlikte bakalım…
Dişi enerji doğası gereği yaratıcı, sevgi ve şefkat dolu, kabul içinde ve kendini tüm duygularını özgürce ifade ediyor anda akıyor ve tüm güzelliklerini paylaşıyor…
Ve aynı zamanda
Dişi enerji doğası gereği karanlık…
Kendi yarattığı karanlığı ile boğuşuyor…
Karşıdan baktığımda benim sağım ama resmin sol tarafında dişi enerjinin en karanlık tarafını görüyorum…
siyah simsiyah…
Nefret, kin, çaresizlik, pişmalık, endişe, panik, korku…
Dişi enerji kendi gerçeğini kabul etmediği zaman kendi karanlığında yok oluyor,
İşte dişi enerjinin kendi aydınlığına yolculuğu uzaktan değil kendi karanlığından geçiyor…
Acısından, öfkesinden, paniğinden, çeresizliğinden…ve bütün negatif duygularından …
Karanlığın içinde hafif bir aydınlık oluyor evet net değil çünkü o karanlık kendi karanlığı…
Belki öfkesini dönüştürüyor, belki çaresizliğini, belki de kendini…
İçinden geçtikçe tüm duygularının, aydınlığa yol alıyor…
Ne zaman kabul ediyor o zaman büyüyor aydınlığı…
Karanlık hafif hafif dağılıyor, önce çizgilerlerle ve sonra bembeyaz oluyor…
Aydınlanıyor…
Beyaza dönüyor o kopkuyu siyah…
Önce arada yeniden korkusu çıkyor hafif hafif lekelerle…
Ve en sonunda bembeyaz oluyor…
İşte karanlığını o an dönüştürmüş oluyor…
Korkularını ve bilmedimiz tüm inançlarını…
Belki de yargılarını bırakıyor…
Geçmişin üzerine sinmiş yaralarını siliyor,
Öfkesini dağıtıyor…
Hatta geleceğin korkularını belki de…
İşte asıl yaşam ondan sonra başlıyor…
Muhteşem beyaz tualin, muhteşem özünü, ruhunu yansıttığı an…
Renkler oluşuyor…
Coşku mesela pembe katıyor tuale…
Umut mesela bordo ile renkleniyor…
Aşk mesela daha koyu bir kırmızı katıyor…
Hani pembe tonları kalbi simgeliyor…
Yani sevgiyi…
Korku sevgiye dönüşüyor…
Her zaman olduğu gibi…
Eril enerji eyleme geçmek için dişi enerjinin kabul içindeki sevgisine ihtiyaç duyuyor…
Her zaman olduğu gibi…
Bilemem ki senin akşını dişi enerji anda akıyor işte…
Yaşama kendi doğasını katıyor…
Kendi özünü… ve hayatı dönüştürüyor…
Kendi özü ile renkleniyor… sadece kendini katıyor… ve hayatını renklendiriyor…
İşte dişi enerji kendi karınlığından kendi aydınlığına böyle doğuyor…
Bu muhteşem resim için teşekkür ediyorum…
Bize bizi anlatıyor…
Gerçek doğamızı karanlıktan aydınlığa hikayemizi…
Ve bunu bir eril enerji kendi dişi enerjisi ile bize hediye ediyor…
Ne muhteşem öyle değil mi?…
Bilmem ki siz ne görüyorsunuz…
Ben dişi enerjinin karanlığını eril enerji ile aydınlanmasını görüyorum…
Yani o muhteşem dengeyi…
Bu muhteşem dengeyi, eril enerjinin dişi enerjiyi hayat içinde resmetmenin gerçek değerini bize hatırlattığı için sevgili Ersoy Alap’e çok teşekkür ederim…
Sevgilerimle,
Işıl Gence